TARİHTEN UYARICI BİR YAPRAK 12 Haziran 2016
CHP Genel Baskanı Kemal Kılıçdaroğlu'na, son şehit cenazeleri merasiminden ikisinde yapılan saldırı, bize Demokrat Parti'nin (DP) son zamanlarını hatırlattı.
Bugün toplumu ayrıştıran ve bölen AKP siyasetinin benzeri, o tarihlerde "Vatan Cephesi" adı altında DP tarafından yapılıyordu. TRT, bugün olduğu gibi, iktidar partisinin yayın organı düzeyine düşürülmüştü.
1959 ve 1960 yıllarında yurt gezilerine çıkan Ana Muhalefet Partisi CHP'nin Genel Başkanı İsmet İNÖNÜ'ye, Uşak'ta, İstanbul Topkapı'da ve Kayseri'de engellemeler ve hatta saldırılar düzenlenmişti.
Tarihten ders almayanalara anımsatalım: Uşak, Topkapı ve Kayseri Olayları
29 Nisan 1959'da, CHP Genel Başkanı İsmet İNÖNÜ, Kurtuluş ve Bağımsızlık Savaşı'nda, Trikopis'i esir aldığı Uşak'a ulaştığında taşlı saldırıya uğrayıp, başından yaralanmıştı. Devrin İçişleri Bakanı'nın emriyle İnönü'nün gezisini engelleyen Uşak valisi İlhan Engin'e, muhalif basın "İktidarın 'Uşak' Valisi" adını koymuştu...
4 Mayıs 1959'da İNÖNÜ, İstanbul'a gelmiş ve o zamanki adıyla Yeşilköy Havalimanı'ndan şehir merkezine giderken, Topkapı'da önce trafik müdürü tarafından durdurulmuş ve sonra bir kalabalığın saldırısına uğramıştı. Polisler müdahale etmemişlerdi. Ancak o sırada Binbaşı Kenan Bayraktar'ın emriyle askerler müdahale etmiş ve İnönü kurtarılmıştı.
2 Nisan 1960'ta Kayseri'ye gelen İsmet İnönü'nün treni, vali Ahmet Kınık'ın emriyle, İnönü'nün Himmet Dede Demiryolu İstasyonu'nda trenin durdurulması ve yolunun kesilmesi için emir verilmiş olan Binbaşı Selahattin Çetiner, İnönü'ye şöyle demişti: "Sizin yolunuzu kesmek ve Kayseri'ye gitmenize engel olmaktansa, intihar etmeyi tercih ederim."
Halkın yoğun ilgisi nedeniyle zorlukla yoluna devam eden İsmet İNÖNÜ'yü Kayseri'de 50 bin kişi karşılamıştı. Bunun üzerine DP hükümeti Selahattin Çetiner'i emekliye sevketmiş, ancak Çetiner Danıştay kararıyla görevine dönmüştü.
Bu olaylardan devrin Ulaştırma Bakanı sorumlu tutuldu. 27 Mayıs 1960 Harekâtı'ndan sonra hazırlanan 1961 Anayasası'na bir madde eklenerek (Madde 114), "Her genel seçimden önce Adalet, İçişleri ve Ulaştırma Bakanları görevlerinden ayrılır ve yerlerine tarafsız bakanlar atanır" kuralı getirilmişti. (AKP iktidara geldikten itibaren, genellikle çekilen bakanların müsteşarları atanmaktadır. Yani, tarafsızlığa uyulmamaktadır).
Toplumu bölenler, "%50'yi içerde zor tutuyorum" diyenler, muhalefete tahammül edemeyenler, partileri demokratik rekabet kurumları olarak değil de düşmanca görenler, yukarda verdiğimiz korkunç örneklerden ders almalıdırlar.
Ucuz siyasetçileri değil ciddî devlet adamlarını örnek almalıdırlar…
Ciddî devlet adamları,
- Gelecek seçimleri değil, devletin geleceğini düşünenlerdir;
- Devletin itibarını düşürenler değil, düşünenlerdir;
- Demokrasiyi sandıkla sınırlayanlar değil, demorasinin tüm kurumlarını benimseyen ve saygı
duyanlardır;
- Geçmişten ders almayı bilenlerdir…
Dursun ATILGAN
Avrupa Atatürkçü Düşünce Dernekleri Federasyonu
Genel Başkanı |